Yeni yılın vergi gündeminde dikkat çeken başlıklardan biri: Asgari Kurumlar Vergisi (AKV).
2025 hesap döneminden itibaren uygulanacak olan bu sistem, şirketlerin bazı istisna ve indirimleri kullanarak vergiyi “çok düşürmesine” engel olmayı amaçlıyor.
Ama mesele bu kadar basit değil…
Çünkü vergi sistemimizde yıllardır uygulanan ve şirketlerin en büyük silahı olan bir hak, “geçmiş yıl zararları mahsubu”, bu yeni sistemde risk altındaydı. Neyse ki Danıştay devreye girdi!
🧾 Öncelikle: Bu Vergi Nedir?
2 Ağustos 2024’te yürürlüğe giren 7524 sayılı Kanun, Kurumlar Vergisi Kanunu’na eklenen 32/C maddesiyle yeni bir düzenleme getirdi:
Artık, vergiden sonra kalan kazancınızın %10’u kadar da olsa mutlaka vergi ödeyeceksiniz.
İzin verilen bazı indirim ve istisnalar düşülebiliyor ama…
Geçmiş yıl zararları bu listede yoktu.
Vergi İdaresi “zararı düşemezsin” dedi. Danıştay ise “bir dakika orada duralım” dedi!
⚖️ Danıştay Ne Dedi? Neden Durdurdu?
Vergi İdaresi, yayımladığı 23 No’lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği’nde, geçmiş yıl zararlarının asgari vergi matrahından indirilemeyeceğini yazdı.
Danıştay ise 10.02.2025 tarihli kararıyla bu düzenlemenin yürütmesini durdurdu.
İki gerekçesi var:
1️⃣ Kanunilik İlkesi İhlal Edilmiş
Danıştay, şöyle diyor:
“Kanun’da açıkça yer verilmeyen bir konuda, idarenin matrah belirlemesi mümkün değildir.”
Yani, Kanun’da sadece belirli indirim ve istisnaların düşülebileceği yazıyor.
Zarar mahsup edilemez diye bir ifade yok.
Dolayısıyla, idarenin bunu tek başına karar verip uygulamaya koyması hukuka aykırı.
Bu yorum aslında şunu söylüyor:
Vergide yorumla kural koyamazsınız. Yetki Meclis’tedir.
2️⃣ Zarar Mahsubu Teşvik Değil, Verginin Doğru Hesaplanması İçindir
Danıştay ikinci olarak şuna dikkat çekiyor:
- Bazı zararlar gider fazlalığından (ticari zarar) kaynaklanır.
- Bazıları ise indirim ve istisnalardan dolayı oluşur (mali zarar).
İkisi aynı şey değildir.
Ticari zarar, şirketin gerçekten kazanç elde edemediğini gösterir.
Bu durumda, “Geçmiş yıl zararını düşemezsin” derseniz, hiç kar etmemiş bir şirkete vergi ödetmiş olursunuz. İşte bu noktada Anayasa’yla da ters düşülür.
📉 Geçmiş Yıl Zararı İndirim midir, Mahsup mudur?
Bu teknik tartışma aslında çok kıymetli.
Vergi İdaresi diyor ki:
“Zarar mahsup edilemez çünkü indirim sayılmıyor.”
Ancak Danıştay diyor ki:
“Zararlar matrahtan düşülen bir unsurdur. Bunlar da bir nevi indirimdir.”
Burada kritik fark şu:
Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 9. maddesi “zararların indirim konusu yapılabileceğini” açıkça yazar.
Yani, hukuken zarar = indirimdir.
Dolayısıyla, zarar mahsubunu engelleyen her düzenleme, aynı zamanda bir kanun boşluğu yaratır.
🚦Peki Şimdi Ne Olacak?
- Danıştay kararı şu an için yürürlükte.
- Yani şirketler geçmiş yıl zararlarını asgari kurumlar vergisi matrahından düşebilir.
- Bu durum ancak yeni bir yasal düzenleme ile değiştirilebilir.
Olası bir kanuni düzenleme gelirse, ticari zarar ve mali zarar ayrımı yapılması bekleniyor.
Ve bu ayrım da yine en az 6–12 aylık bir geçiş süreci gerektirir.
📌 Ne Olmalı?
Zarar mahsubu, vergi planlamasında her zaman en etkili araçlardan biridir.
Hangi sistem gelirse gelsin, mali müşavirlik mesleğinin en güçlü sigortası teknik analiz ve hukuki kavrayıştır.
Bu noktada, güncel yargı kararlarını okumadan yapılan yorumlar, hem şirketler hem danışmanlar için risktir.
📎 vergimerkezi.com.tr – İstanbul Mali Müşavir ve Vergi Danışmanlığı
📎 umutakpinar.com – Uzman Destek ve Mali Strateji
📞 İstanbul Mali Müşavir Umut AKPINAR / 0532 401 2005
❓Sık Sorulan Sorular
1. Geçmiş yıl zararları AKV matrahından düşülebilir mi?
Evet. Danıştay’ın kararı sonrası şimdilik düşülebilir.
2. Bu durum tüm şirketleri kapsıyor mu?
Evet. AKV kapsamında olan tüm kurumlar için geçerli.
3. Mali zarar ile ticari zarar farkı nedir?
Ticari zarar: gider fazlalığıdır. Mali zarar: istisna ve indirimlerden kaynaklanır.
4. İdare bu karara rağmen aynı Tebliği uygulayabilir mi?
Hayır. Yürütmesi durdurulan bir düzenleme uygulanamaz.
5. Gelecekte zararların düşülememesi riski var mı?
Evet. Yeni bir kanun çıkarsa, bu hak sınırlandırılabilir.
Bir yanıt yazın