Limited şirketlerde gider gösterme ve vergiden düşülebilecek giderler (yani işletme harcamalarını vergi matrahından indirmek), şirket kârını düşürerek ödenecek verginin azalmasını sağlar. Türk vergi mevzuatına göre bir harcamanın gider yazılabilmesi için, işletmenin gelir elde etmesi ve faaliyetini sürdürmesiyle doğrudan ilgili olması ve belgelendirilmesi gerekir. Şirket adına düzenlenmiş fatura, fiş veya sözleşme gibi belgelerle desteklenmeyen, ya da işletme amacıyla ilgisi kurulamayan harcamalar vergiye tabi kazançtan indirilemez; bunlar kanunen kabul edilmeyen gider (KKEG) sayılır. Aşağıda, Türkiye genelinde geçerli mevzuata uygun şekilde limited şirketlerin vergiden düşebileceği tüm gider kalemleri ve bunların şartları açıklanmaktadır.
Vergi avantajı sağlamak için giderlerin doğru şekilde belgelendirilmesi ve beyan edilmesi gerekir. İşletme giderleri arttıkça ödenecek vergi matrahı düşer, bu da şirketin vergi yükünü azaltır.
İşyeri ve Ofis Giderleri
Kira Gideri: Limited şirketin faaliyet gösterdiği ofis/işyeri için ödediği kira bedeli vergi matrahından indirilebilir. Kira ödemelerinin şirket adına düzenlenmiş kira kontratı ve makbuz/fatura ile belgelenmesi şarttır. Eğer kira bir gerçek kişiye ödeniyorsa, brüt tutar üzerinden %20 stopaj (gelir vergisi kesintisi) yapılması ve bu tutarın vergi dairesine beyan edilmesi gerekir. Bu stopaj uygulaması, kiralama işleminin vergisel yükümlülüğüdür ancak şirket açısından kira giderinin brüt tutarı (stopaj dahil) gider yazılabilir. Aidat (işyeri yönetim giderleri) ve bakım masrafları da işle ilgili olduğu sürece gider olarak gösterilebilir.
Ofis Donanım ve Sarf Malzemeleri: Şirket merkezinin kurulumu ve işletilmesi için yapılan ofis tadilatı, mobilya, bilgisayar, yazıcı, telefon gibi demirbaş alımları gider olarak yazılabilir. Ancak vergi mevzuatına göre belli bir tutarın üzerindeki demirbaşlar doğrudan gider yazılamaz, amortisman yoluyla itfa edilir. Örneğin 2024 yılında 1.500 TL üzeri tutardaki ofis ekipmanları için amortisman ayrılması gerekmektedir. Küçük demirbaşlar ve kırtasiye, fotokopi kağıdı, kalem, temizlik malzemeleri, çay-kahve gibi günlük ofis sarf malzemeleri doğrudan giderleştirilebilir. Ofiste kullanılan bu tür sarf malzemelerinin tamamı indirilebilir gider olarak kaydedilebilir.
İşyeri Faturaları (Elektrik, Su, İnternet vb.): Şirket faaliyetinin yürütüldüğü ofise ait elektrik, su, doğal gaz, ısıtma, telefon ve internet faturaları da işletme gideri olarak kabul edilir. Bu faturaların şirket adına düzenlenmiş olması ve iş amaçlı kullanımı esastır. Evden (home-ofis) çalışan şirketlerde, evin kısmen ofis olarak kullanılması durumunda, elektrik-su-internet gibi giderlerin iş ile ilgili kısımları (örneğin %50’si) gider yazılabilir. İşletme faaliyetini sürdürebilmek için ödenen emlak vergisi, çevre temizlik vergisi gibi resmi giderler de ilgili gayrimenkulün iş amaçlı olması koşuluyla gider olarak indirilebilir.
Personel ile İlgili Giderler
Personel Ücret ve Primleri: Şirket çalışanlarına ödenen maaşlar, ücretler, primler ve ikramiyeler gider gösterilebilir ve vergiden düşülebilen giderlerdendir. Brüt ücretlerin tamamı (SGK işveren primi dahil) şirket için gider kalemi oluşturur. Bu ödemelerin yasal bordrolarla kayıt altına alınması ve banka kanalıyla yapılması zorunludur. Çalışan ücretleri, hem Gelir Vergisi Kanunu’na göre safi kazancın tespitinde indirilecek gider sayılır hem de Kurumlar Vergisi matrahını azaltır. Ödenen maaşlar üzerinden hesaplanan SGK primleri ve işsizlik sigortası işveren payları da şirket tarafından gider yazılabilir. Personel işe geliş gidişine yönelik servis tutarları veya yol yardımları da belge karşılığında gider olarak indirilir. Örneğin, çalışanlara sağlanan yol ücretleri veya toplu taşıma kart ödemeleri fatura/fiş ile destekleniyorsa vergi matrahından düşebilirsiniz.
Personel Yemek Giderleri: Şirket çalışanlarının günlük yemek ihtiyacını karşılamak için yapılan harcamalar vergiden indirilebilir giderlerdir. İşyerinde sağlanan öğle yemeği (kantin veya catering hizmeti) masrafları veya çalışanlara verilen yemek kartı/çek ödemeleri belge karşılığında gider gösterilebilir. Hatta çalışanlara ticket veya yemek kartı ile sağlanan günlük yemek bedelleri, belirli bir tutara kadar (2023 için 51 TL, 2024 için 110 TL, 2025 için 264 TL civarı) kişi başı gelir vergisinden istisna edilmiştir – bu tutarlar üzeri ise çalışanın ücretinden vergilendirilir, ancak şirket yine de toplam tutarı gider yazabilir. Önemli olan, yemek harcamasının iş kapsamında olması ve faturalandırılmasıdır. Arkadaş veya aile ile kişisel yemek harcamaları, market alışverişleri gibi iş dışı kalemler gider olarak kabul edilmez.
Personel Sağlık, Eğitim ve Diğer Yan Haklar: Çalışanlara sağlanan özel sağlık sigortası primleri, işyeri hekim hizmeti giderleri, iş güvenliği ekipmanları gibi harcamalar da kanunen belirli sınırlar dahilinde gider yazılabilir. Örneğin, çalışan başına ödenen özel sağlık sigortası primlerinin bir kısmı gelir vergisi matrahından indirilebilir (GVK md.63 kapsamında). Bunun yanında, personelin mesleki eğitim giderleri, kurs ve sertifika programı ücretleri de eğer işin gelişimine yönelikse şirket için indirilebilir giderdir. Çalışanların bilgisi ve becerilerini artırmaya yönelik seminer, konferans ücretleri, hizmet içi eğitim masrafları işletme faaliyetiyle ilgili olduğu sürece gider gösterilebilir ve vergi matrahından düşülebilir. Bu harcamaların faturasının şirket adına alınması ve eğitimin işle ilgili olduğunun gerekçelendirilmesi önemlidir.
Araç ve Ulaşım Giderleri
Araç Giderleri (Yakıt, Bakım, Sigorta): Şirket araçlarının işletme amaçlı kullanımından doğan yakıt (benzin, motorin), oto bakım-onarım, yağ değişimi, lastik, yedek parça, otopark, otoyol ve köprü ücretleri, kasko ve trafik sigortası primleri gibi giderler vergiden düşürülebilir. Bu giderlerin şirket kayıtlarında yer alması ve fatura/fiş ile belgelenmesi gerekir. Ancak Türk vergi mevzuatı, binek otomobiller için bazı kısıtlamalar getirmektedir: Binek araçların yakıt, bakım, onarım, sigorta gibi giderlerinin yalnızca %70’lik kısmı gider olarak kabul edilir, kalan %30’luk kısım KKEG olarak addolunur. Yani, şirket araçlarına ilişkin masrafların bir kısmı kanunen indirilemez. Bu sınırlama, şirketin aktifine kayıtlı binek araçlar için geçerlidir (ticari yük ve yolcu taşımacılığı yapan işletmelerin faaliyet araçları hariç).
Araç Kiralama Giderleri: Şirket ihtiyaçları için araç kiralama (operasyonel kiralama) yapıldığında, kira bedelleri belirli bir limite kadar gider yazılabilir. Mevzuata göre binek araç kira bedelleri aylık belli tutara kadar vergiye indirim konusu yapılabilir; bu tutarın üzerindeki kısım kabul edilmeyen gider sayılır. Örneğin 2023 yılı için binek araç kiralarında aylık 17.000 TL’ye kadar olan tutar indirilebilirken, bu tutarın üzerindeki kiralar gider kabul edilmemektedir. (İlgili tutar her yıl yeniden değerleme oranına göre güncellenebilir; önceki yıllarda bu limit 5.500 TL ve 8.000 TL gibi rakamlardaydı.) Araç kiralama giderinin indirilebilmesi için kira faturalarının şirket adına düzenlenmiş olması gerekir. Kiralama bir gerçek kişiden yapılıyorsa, kira ödemesinde stopaj uygulaması burada da geçerlidir (arazi/araç kiralamalarında %20 gelir vergisi kesintisi).
Araç Satın Alma ve Amortisman Giderleri: Limited şirket, faaliyetinde kullanmak üzere araç satın alırsa, bu aracın maliyeti doğrudan gider yazılamaz; amortisman yoluyla itfa edilir. Ayrıca binek otomobillerde ÖTV ve KDV dahil maliyetin tamamının amortismanına kısıtlama vardır. Örneğin, 2023 yılı için bir binek otomobil satın alındığında, eğer ÖTV+KDV dahil bedel üzerinden amorti edilecekse 950.000 TL’ye kadar olan kısmı itfa edilebilir, aşan kısmın amortismanı KKEG sayılır. KDV ve ÖTV hariç tutar üzerinden amortisman ayrılıyorsa, en fazla 500.000 TL’lik kısım dikkate alınabilir. Aracın satın alma bedelinin bu sınırlar dahilindeki amortisman tutarları her yıl gider olarak indirilir. Özetle, lüks veya yüksek bedelli binek araçların maliyetleri vergisel açıdan tam olarak giderleştirilemez; kanun belirli tavan tutarlar getirmektedir. Bu detaylar Vergi Usul Kanunu ve ilgili tebliğlerle düzenlenmiştir.
Seyahat ve Konaklama Giderleri: Şirket çalışanlarının veya yetkililerinin iş seyahatleri sırasında yaptığı uçak, tren, otobüs bileti harcamaları, şehir içi taksi/Uber ücretleri, konaklama (otel) masrafları ile yurtdışı seyahatler için vize ücreti gibi giderler, işle ilgili olmak şartıyla gider gösterilebilir ve vergiden düşülebilir. İşle ilgili seyahat ve iş gezisi masraflarının indirim konusu yapılabilmesi için seyahatin tamamen işin gereği olması ve harcamaların belgelendirilmesi şartı vardır. Örneğin bir müşteri toplantısı veya fuar katılımı amacıyla başka şehre giden bir çalışanınızın uçak bileti, otel konaklama, şehir içi ulaşım giderleri fatura/e-fatura ile kayıt altına alınarak gider gösterilebilir. Seyahat amaçlı harcamaların iş programı ile uyumlu olması (mali idare, iş seyahati için bir görevlendirme yazısı ve seyahat raporu tutulmasını tavsiye etmektedir) gerekir. Kişisel tatil amaçlı seyahatler veya iş seyahatine eşlik eden aile bireylerinin masrafları gibi işletme ile ilgisi olmayan kısımlar gider kabul edilmez.
Temsil, Ağırlama ve Diğer İşletme Giderleri
Temsil ve Ağırlama Giderleri: Şirketin iş ilişkilerini geliştirmek veya müşteri memnuniyetini sağlamak amacıyla yaptığı temsil ve ağırlama harcamaları, makul ölçüde olmak kaydıyla gider yazılabilir. Örneğin, müşterileri veya iş ortaklarını ağırlamak için yapılan iş yemekleri, kahvaltı organizasyonları, kokteyl, karşılama törenleri, hediye sepetleri gibi masraflar işle ilgili ise temsil ve ağırlama gideri olarak vergi matrahından indirilebilir. Burada dikkat edilmesi gereken, yapılan harcamanın işle doğrudan bağlantılı ve şirket menfaatine yönelik olmasıdır. Gereksiz veya aşırı yüksek temsil harcamaları vergi incelemelerinde sorgulanabilir. Alkollü içki alımları ve tütün mamulü ikramları ise vergi mevzuatına göre gider olarak kabul edilmez. Örneğin, müşterilerle bir restoranda yapılan yemek gideri faturasını şirket adına alıp gider yazabilirsiniz, ancak o masada alınan alkollü içeceklerin bedeli ayrıştırılmalı; bu kısım kanunen indirilemeyen gider sayılacaktır. Temsil ağırlama giderlerinin de fatura veya fiş ile desteklenmesi zorunludur ve mümkünse harcamanın amacı (hangi müşteri için olduğu gibi) kayıt altına alınmalıdır.
Reklam ve Pazarlama Giderleri: Şirketinizin ürün veya hizmetlerini tanıtmak için yaptığınız reklam harcamaları (örneğin dijital reklamlar, Google/Facebook ilanları, TV/radyo reklamı, gazete ilanı, billboard, broşür bastırma vb.) ve pazarlama faaliyetleri için yapılan giderler tamamen vergiye indirim konusu yapılabilir. Bu tür harcamalar, işletmenin gelir elde etmesine yönelik olduğundan genel gider kapsamında değerlendirilir. Ancak Türk vergi kanunları, bazı ürünlerin tanıtım giderlerini kabul etmez: Özellikle alkollü içki ve tütün ürünlerinin reklam giderleri kanunen gider yazılamaz durumdadır. Bunun dışındaki reklam/pazarlama giderlerinin faturalı olması koşuluyla tamamı indirilebilir. Örneğin bir e-ticaret şirketinin Google Ads için ödediği bedel veya bir üretici firmanın fuara katılım stand ücreti, sponsorluk anlaşması bedeli gibi masraflar gider yazılabilir. Yine marka tescili, patent başvurusu ücretleri, katalog basımı, web sitesi tasarım masrafları, komisyonlu satış platformu giderleri gibi pazarlama ile ilişkili harcamalar da vergiden düşürülebilir.
İletişim Giderleri: Şirket faaliyetleri kapsamında yapılan telefon, cep telefonu, fax, internet (ADSL/fiber), kurye ve posta giderleri işletme gideri sayılır
ve vergiden düşülebilir. Bu kapsamdaki faturaların da şirket adına olması ve iş amaçlı kullanımı esastır. Örneğin, şirket hatları üzerinden yapılan telefon görüşmeleri, iş için kullanılan mobil hat ve data paketi faturaları gider olarak kaydedilebilir. Dikkat: Çalışanların şahsi cep telefonu hatlarına ait faturalar veya işle ilgisi olmayan iletişim giderleri KKEG olarak değerlendirilir. Eğer şirket, çalışanlarının kişisel GSM hatlarını işte kullanmaları için ödeme yapacaksa, bunun da makul bir kısmı (işle orantılı bölümü) ancak gider yazılabilir.
Danışmanlık ve Hizmet Alım Giderleri: Şirketin dışarıdan aldığı profesyonel hizmetler de faturalandırılmak kaydıyla gider olarak indirilebilir. Örneğin, muhasebe ve mali müşavirlik ücretleri, bağımsız denetim ücreti, hukuki danışmanlık avukatlık ücretleri, yeminli mali müşavir tasdik ücretleri, iş güvenliği uzmanı hizmet bedeli, IT destek sözleşmesi ödemeleri, pazarlama veya yönetim danışmanlığı gibi hizmet alımlarının bedelleri gider gösterilebilir ve vergiden düşülebilir. Bu kapsamda, şirket adına kesilen müşavirlik ve danışmanlık faturaları gider olarak gösterildiğinde vergi matrahını azaltacağı gibi KDV açısından da indirim konusu yapılabilir. Yeter ki alınan hizmet, şirket faaliyetlerine ilişkin olsun ve bedeli emsallere uygun makul bir tutar olsun. Örtülü kazanç yaratacak şekilde, şirket ortaklarının yakınlarına fahiş bedellerle sözleşme düzenlenerek yapılan sözde danışmanlık ödemeleri ise gider kabul edilmez (Transfer Fiyatlandırması yoluyla örtülü kazanç dağıtımı sayılır, KVK md.11). Genel olarak piyasa rayicine uygun ve işin gereğine uygun her türlü profesyonel hizmet gideri (reklam ajansı, insan kaynakları, eğitimci, tamir bakım hizmetleri vb.) indirim konusu yapılabilir.
Sigorta Giderleri: Şirketin mal varlıklarını ve sorumluluklarını korumak amacıyla yaptığı sigorta poliçesi ödemeleri de gider yazılabilir. Örneğin, şirketin aktifine kayıtlı araçların kasko ve trafik sigortası primleri, işyeri (ofis) sigortası primleri, demirbaş ve makine kırılma sigortaları gibi poliçe bedelleri gider olarak indirilir. Aynı şekilde mali mesuliyet sigortaları, işveren sorumluluk sigortaları ve şirketin faaliyet konusu ile ilgili alınan diğer sigortalar (örneğin nakliyat sigortası, ürün sigortası, mesleki sorumluluk sigortası) da işle ilgili oldukları sürece gider gösterilebilir ve vergi matrahından düşülebilir. Çalışanlara sağlanan özel sağlık sigortası ve bireysel emeklilik katkı payları da belli sınırlar dahilinde hem ücret matrahından hem kurum kazancından indirilebilmektedir (GVK md.63/3 uyarınca belirli oran ve tutarlarda). Sigorta giderlerinin indirimi için poliçelerin şirket adına düzenlenmiş olması ve ödemelerin şirkete ait banka hesabından yapılması önerilir.
Vergi, Resim ve Harç Giderleri: Şirket faaliyetleri için ödenen birçok resmi vergi, harç ve benzeri yükümlülük de gider olarak dikkate alınabilir. Damga vergisi, harçlar (örneğin ticaret sicil harçları, yargı harçları), Belediye harçları (izin, ruhsat harcı gibi), Çevre temizlik vergisi, Emlak vergisi (işletmeye ait gayrimenkul için) ve benzeri kamu ödemeleri, doğrudan işle ilgili oldukları takdirde gider yazılır. Örneğin, şirketin yaptığı sözleşmelerden doğan damga vergileri veya işyeri ruhsat harcı, noter masrafları, gümrük vergileri gibi ödemeler vergi matrahından indirilebilir. Motorlu Taşıtlar Vergisi (MTV) de şirket aktifine kayıtlı ticari araçlar için (ve faaliyetle ilgili olmak kaydıyla) gider olarak kabul edilir. Ancak binek araçların MTV’sinde istisnai bir durum söz konusudur: Faaliyet konusu araç kiralama olan firmalar dışındaki şirketler, binek otomobillere ait MTV’yi gider yazamazlar. Bu ayrım dışındaki durumlarda, kamyonet, minibüs gibi ticari araçların MTV’si giderleştirilebilir.
Öte yandan, Kurumlar Vergisi ve Geçici Vergi ödemeleri, Gelir Vergisi, KDV gibi şirketin kendi karına ilişkin vergiler gider olarak gösterilemez. Aynı şekilde, şirketin ödediği vergi cezaları, idari para cezaları, gecikme faizleri de kanunen kabul edilmeyen gider kalemleridir. Örneğin, usulsüzlük cezası, trafik cezası, vergi ziyaı cezası gibi ödemeler muhasebede gider veya maliyet yazılamaz; doğrudan dönem karından karşılanır. Bu nedenle, bu tür ceza ve vergisel yükümlülükler gider hesaplarına alınmamalıdır. Özetle: İşletmenin kazancının elde edilmesiyle doğrudan ilişkili vergiler/harçlar gider kabul edilirken, karın dağıtımına veya hatalı işlemlere ilişkin vergiler ve cezalar gider kabul edilmez.
Bağış ve Yardım Giderleri
Bağış ve Yardımlar: Limited şirketler, çeşitli sosyal sorumluluk ve yardım amaçlı yaptığı bağış harcamalarını da belli koşullarla vergi matrahından indirebilirler. Bağışların indirimi, Kurumlar Vergisi Kanunu madde 10 ve ilgili Gelir Vergisi mevzuatı kapsamında düzenlenmiştir. Genel kural olarak, yapılan bağışın indirilebilmesi için makbuz karşılığı olması ve beyannamede ayrıca gösterilmesi şarttır. Bağış yapılacak kurumun niteliğine göre değişen oranlarda indirim imkanı vardır:
- Kamu yararına çalışan dernekler ile vergiden muaf vakıflara yapılan bağışlar, ilgili yıl kurum kazancının %5’ine kadar matrahtan indirilebilir. Örneğin şirketiniz, kamu yararına bir derneğe 100.000 TL bağış yaptıysa ve o yılki kurum kazancınız 2 milyon TL ise, bunun 100.000 TL’ye kadarlık kısmını (2 milyonun %5’i = 100 bin) gider olarak indirebilirsiniz; kalan varsa indirim konusu olamaz.
- Türkiye Kızılay Derneği ve Yeşilay Cemiyeti’ne yapılan nakdi bağışlar, %5 sınırına tabi olmaksızın tamamı matrahtan indirilebilir. Kanun, bu iki kuruma yapılan bağışları teşvik amacıyla sınırsız indirim konusu yapmıştır.
- İbadethane yapımı (örn. cami inşaatı) veya Diyanet İşleri Başkanlığı denetimindeki eğitim kurumlarına yapılan bağışların da tamamı beyanname üzerinde gösterilmek şartıyla indirilebilir. Benzer şekilde, okul, sağlık tesisi, öğrenci yurdu gibi kamu hizmeti gören tesislerin yapımı veya bu amaçla yapılacak ayni/nakdi bağışlar da %100 indirim konusudur.
- Belediyelere yapılan bağışlar, kazancın %5’ine kadar indirilebilir (kamuya yararlı dernek-vakıf statüsünde olmadıkları için genel %5 kuralı uygulanır).
- Gıda Bankacılığı kapsamında, gıda, giyecek, yakacak ve temizlik maddelerinin ilgili dernek ve vakıflara bağışı halinde, bağışlanan malların maliyet bedellerinin tamamı matrahtan indirilebilmekte, bu tür bağışlar için oran sınırı uygulanmamaktadır.
Yukarıda belirtilen kategoriler dışındaki kişi, kurum veya derneklere yapılan bağışlar kural olarak gider yazılamaz (örneğin, kamu yararı niteliği olmayan sıradan bir derneğe bağış vergi indirimine konu olmaz). Ancak spesifik durumlar için Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın yayınladığı özel tebliğler veya özelgeler ile istisnai indirim imkanları bulunabilir. Özetle: Şirketiniz uygun yerlere yaptığı bağışlarla hem topluma fayda sağlayabilir hem de bu tutarları vergi matrahınızdan düşebilirsiniz. Fakat her bağışın niteliğini ve yasal sınırını kontrol etmek, bağış makbuzlarını saklamak ve yıllık kurumlar vergisi beyannamesinde ilgili satırlarda beyan etmek gerekmektedir.
Amortisman Giderleri (Yatırım ve Demirbaşların İtfa Payları)
Amortisman Giderleri: Şirketinizin satın aldığı ve bir yıldan uzun süre işte kullanılacak olan duran varlıklar (örneğin bilgisayar, makine, araç, mobilya, tesisat ekipmanı, lisans/yazılım, bina vs.) için amortisman ayrılması, bu yolla maliyetlerinin yıllara yaygın olarak gider yazılması esastır. Vergi Usul Kanunu’na göre her yıl Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından belirlenen amortisman oranları ve yöntemleri uygulanır. Normal amortisman yönteminde, demirbaşın faydalı ömrüne göre her yıl eşit oranlı gider ayrılırken; azalan bakiyeler yönteminde hızlandırılmış amortisman mümkündür (tercihe bağlıdır).
Amortismana tabi iktisadi kıymetlerin kayıtlı değerleri, belirlenen oranlarda amortisman gideri olarak indirilir. Örneğin, 10.000 TL bedelle alınan ve faydalı ömrü 4 yıl olarak belirlenen bir bilgisayarın her yıl %25’ine denk gelen 2.500 TL’lik kısmı amortisman gideri yazılarak 4 yılda tamamen itfa edilir. Bu şekilde, yüksek tutarlı yatırımların maliyeti tek seferde değil, kullanım ömrü boyunca kademeli olarak vergi matrahından düşülmüş olur.
Mevzuatta ayrıca düşük bedelli demirbaşlar için kolaylık sağlanmıştır: Belirli tutarın altındaki (2024 yılı için 1.500 TL’ye kadar) eşyalar için amortisman ayırmadan, doğrudan gider yazma imkanı vardır. Bu sınır her yıl yeniden değerleme oranıyla güncellenir. Örneğin ofise alınan 800 TL’lik bir sandalyenin bedeli amortisman yerine direkt gider hesabına atılabilir. Ancak 8.000 TL’lik bir klima cihazı amortismana tabi tutulmalıdır.
Amortisman uygulaması, Vergi Usul Kanunu (VUK) hükümlerine göre yapılır ve amortisman kayıtları şirketin yasal defterlerinde gösterilir. Amortisman ayrılan bir varlığın satışında veya hurdaya ayrılmasında, varsa kalan net defter değeri o yıl giderleştirilir (zarar yazılır). Amortisman konusu olan giderler, gerek kurumlar vergisi gerek muhasebe açısından önemlidir; bu nedenle şirketler her yıl amortisman listelerini güncellemeli ve yasal amortisman tutarlarını tam olarak ayırmalıdır.
Giderlerin Belgelendirilmesi ve İlgili Yasal Dayanaklar
Belgelerin Önemi: Yukarıda sayılan tüm giderlerin resmi belgelere dayanması şarttır. Faturalar, perakende satış fişleri, serbest meslek makbuzları, dekontlar, ücret bordroları, kira kontratları gibi belgeler olmadan bir harcama gider yazılamaz. Vergi Usul Kanunu uyarınca tutarı 5.000 TL’yi aşan şirket harcamalarının fatura ile tevsik edilmesi zorunludur. Daha düşük tutarlar için de fiş veya ilgili gider pusulası bulunmalıdır. Özellikle kredi kartıyla yapılan harcamalarda slip tek başına yeterli görülmez, mutlaka satıcıdan fatura talep edilmelidir. Şirket adına alınmamış, şahıs adına kesilmiş faturalar gider olarak kabul görmez. Bu nedenle, tüm harcamaların şirketin unvanına düzenlenmiş olmasına dikkat edilmelidir.
Yasal Dayanaklar: Limited şirketlerin indirilecek giderleri başta Gelir Vergisi Kanunu Madde 40’ta ve Kurumlar Vergisi Kanunu Madde 8 ve 10’da tanımlanmıştır. GVK m.40, ticari kazancın elde edilmesi ve idamesi için yapılan genel giderlerin vergiden indirilebileceğini belirtir. Bu kapsamda kira, personel, mal alımı, tesisat, amortisman gibi pek çok gider kalemi sayılmıştır. GVK m.41 ve KVK m.11 ise kanunen kabul edilmeyen giderleri sıralar (örneğin cezalar, örtülü ödemeler, bazı lüks tüketim giderleri gibi). Şirket yöneticileri, bu kanun hükümlerine ve ilgili tebliğlere uygun şekilde giderlerini ayırmalıdır. Tereddüt edilen konularda mali müşavir veya vergi danışmanına başvurarak güncel mevzuat bilgisi alınması önerilir. Unutulmamalıdır ki, doğru uygulanan gider indirimleri sayesinde vergisel avantaj elde edilirken, mevzuata aykırı gider kaydetmek ciddi cezalara yol açabilir.
Sonuç: Yeni girişimciler ve şirket sahipleri için, gider gösterme ve vergiden düşülebilecek gider kalemlerini doğru anlamak ve uygulamak işletmenin nakit akışını rahatlatır ve vergi planlaması sağlar. Yukarıda açıklanan gider kalemlerinin her biri, kanunlar çerçevesinde ve ispat edilebilir nitelikte olduğu sürece şirketinizin ödeyeceği vergi tutarını azaltacaktır. İşletmenizin tüm harcamalarını düzenli kayıt altına alıp yasal defterlerinize işleyerek ve gerekli beyanlarda göstererek vergisel yükümlülüklerinizi minimum seviyede tutabilirsiniz. Bu kapsamlı rehberi göz önünde bulundurarak, Türkiye’deki geçerli mevzuata uygun şekilde giderlerinizi planlayabilir ve vergi avantajlarından yararlanabilirsiniz. İşletme büyüdükçe karmaşıklaşan özel durumlar olabileceğinden, her zaman güncel mevzuatı takip etmeyi ve uzman görüşü almayı ihmal etmeyin. Böylece hem yasalara tam uyumlu kalır, hem de uzman bir işletmeci olarak şirketinizin maliyetlerini optimum düzeyde yönetebilirsiniz.
Kaynaklar:
- Gelir Vergisi Kanunu (GVK) md.40, 41 – İndirilecek ve Kabul Edilmeyen Giderler
- Kurumlar Vergisi Kanunu (KVK) md.8, 10, 11 – İndirilecek Giderler ve KKEG Hükümleri
- Vergi Usul Kanunu (VUK) md.189-200 – Amortisman ve Belge Düzeni İle İlgili Esaslar
- PwC Türkiye – Bağış ve Yardımların Kurum Kazancından İndirimi (Recep Bıyık, 2024)
- Diğer ilgili Mali Mevzuat, Tebliğ ve Özelge özetleri
Online Destek ve Randevu İçin:
Limited şirketlerde vergiden düşebileceğiniz giderler hakkında daha fazla bilgi ve şirketinizin yeniden yapılandırması ve uzman görüşü için arayın randevu alın.
📌 vergimerkezi.com.tr – Vergi Merkezi | Mali Müşavirlik Hizmetleri Ltd. Şti.
📌 umutakpinar.com – Umut AKPINAR | Mali Müşavirlik Hizmetleri
📞 Bizi Arayın: 0212 230 03 04







Bir yanıt yazın